Hanefi Mezhebine Göre “Suşi (Sushi) Yemek” Caiz midir?
Japon mutfağına ait olan lapa pirinçten yapılan Suşi’nin (sushi) içerisine veya üstüne deniz ürünleri (bazen balık bazen de balık haricinde deniz canlısı) konulabiliyor ve pişirilmiyor. “Pişmemiş bir balığı, eti veya yemeği yemek caiz midir?” noktasında bu tamamıyla tıbbi bir meseledir. Bazı kaynaklarımızda yanık veya pişmemiş bir şeyin yenmesinin caiz olup olmaması irdelenirken tıbbi olarak zarar verip vermemesi yönüyle mesele ele almıştır. Şeyet tıbbi olarak zarar veriyorsa insanın vücuduna zarar verecek bir şey yemesi caiz olmayacağı için “caiz değildir” denir. Günümüzde sosis, salam pastırma veya çiğ köftelerde olduğu gibi birtakım baharatlarla zarar bertaraf edilebiliyorsa, (zarar yok veya az ise) zararın boyutuna göre tıbbi bir mesele olduğundan tıbbın vereceği verilere göre hüküm değişir.
Bahsettiğimiz yiyeceğin içerisine deniz ürünlerinden balık değil de Hanefi mezhebine göre yenmesi caiz olmayan birtakım ürünler konulmuş ise şüphesiz Hanefi mezhebine göre bunları yemek caiz değildir. İstiridye, midye, ahtapot, ıstakoz, kalamar vs. gibi birtakım şeylerin konulması çiğ olduğundan dolayı değil velev ki pişirilmiş dahi olsa bunları yemek Hanefi mezhebine göre caiz değildir. Hanefi mezhebinde temel kural “balık şekli olması gereklidir” kuralıdır. Kabuklu ürünleri veya balık şeklinde olmayan deniz ürünlerini yemek Hanefi mezhebinde tahrimen mekruh yani caiz değildir, bu noktada Şafii mezhebi biraz daha geniştir.