Genel olarak bahse konu olan bu zekatlar “uruzu ticare” diye tabir ettiğimiz “ticari malların, altın – gümüş bir de paranın” zekatıdır Ticari mal kişinin üzerine kârını koyup satışa arz ettiği mal demektir, üzerinden para kazanmış olduğu mal ticari mal değildir, bunu bir kere vurgulamamız gerekir. Dolayısıyla ticari plaka, fabrikatörün iş aletleri sanatkarın el aletleri, tezgahtarın tezgahı, minibüsçünün minibüs hattı vs. bütün bunlar “ticari mal” niteliğine haiz değillerdir.
İslam fıkhında kastedilen ticaret bizatihi al-sat yapılan emtia (ticaret malları)dır. Bu sebepten dolayı kişinin taksi plakası varsa ve bu kişi taksi plakası alım satımı yapmıyorsa, keza tezgahı var tezgah alım satımı yapmıyor veya hatlı minübüsü var ancak hatlı minibüs ticareti yapmıyor ise bunlara zekat vermeyecektir. Kişi buradan elde ettiği gelire zekat verilecektir ki bu gelir de üzerinden 1 yıl geçmiş olup nisap miktarına ulaşması gerekir.
Zekatla alakalı nisab diye tabir ettiğimiz minimum seviye vardır. 96 gram altın veya bu değerde para veyahut ticari bir mal olması gerekir. Bu kadar bir malın üzerinden 1 yılın geçmesi şarttır yoksa bunun üzerindeki rakamların her birerleri üzerinden bir yıl geçmesi şart değildir.
Buradan asgari tutar diye tabir ettiğimiz nisabın üzerinden bir yıl geçmesi gerekir onun üzerindeki mallara ise mali müstefad (yıl içinde elde edilen gelir) deniyor ki bunlar katılır, yıl sonuna geldiği zaman kişinin elinde duruyorsa zaten zekatını verecektir. Yıl sonuna geldiğinde kişinin elinde durmuyor, bir şekilde tüketilmiş ise veya ticari olmayan bir mala intikal ettirilmiş ise bu insan zaten bunun zekatını vermeyecektir. Dolayısıyla kira gelirlerinin zekatından bahsediliyor oysa kira gelirinin zekatı diye bir olay yoktur. Bunu kişinin aylık olarak aldığı bir maaş gibi düşünebiliriz.