Elbette bu büyük bir günahtır ama “ehl-i sünnete göre amel imandan bir cüz değildir.” İman tek bir şey olup inanılması gerekli olan şeylere inanmaktır. Amel ise bunları icraata dökmektir. Farzları yerine getirmek, haramdan kaçmaktır. Kişi farzı yerine getirmiyorsa (ameli noktada haramı irtikab ediyorsa) bunu helal itikad etmedikçe (helal olduğunu kabul etmedikçe) bu insan mümindir. Amel imandan bir cüz değildir derken bu kast edilmektedir.
Dolayısıyla intihar etmek her ne kadar çok büyük bir günah olsa da bir insan bunu helal itikad ederek yapmamışsa ki buna dair bir bilgimiz de yoktur (çünkü bunu kişiye artık soramayacağız) zahiri hale göre hüküm veririz.
Bu kişi mümin ise yaptığı günahın neticesinde elbette ahirette sorumlu olacaktır. Rabbim dilerse bundan dolayı ona azab edecek dilerse de onu affedecektir ki affetmesini Rabbimizden niyaz ederiz. O Allah-u Te’ala’nın bileceği bir iştir ama netice itibarıyla bu mümindir. Müslümanlara yapılması gereken muamele (kefenlenmesi, cenaze namazı kılınması, arkasından Kur’an-ı Kerim ile duada bulunulması) gibi şeylere mani bir durum yoktur, Hatta
Hanefi kaynaklarında “İntihar eden o anda akli melekelerini yitirmiştir ki böyle bir şe kalkışmış bu da mükellefiyetliğini ortadan kaldırır. Dolayısıyla bir mesuliyeti yoktur.” şeklinde teviler geçer.
Velev ki akli melekeleri yerinde olmasa da bunu helal itikad etmedikçe her türlü büyük günahı işlemesi imanına zarar vermez. Hatta bir insan hiçbir günah işlemese de ancak bir haramı helal kabul edecek olursa bu insan kafirdir, iman dairesinden çıkar. Diğer taraftan bir adam helali helal, haramı haram bildiği halde işlemediği hiçbir haram kalmasa iman dairesinden çıkmayacaktır. Burada önemli olan itikadını muhafaza etmesidir ama bu bizi rehavete düşürmesin. “Önemli olan itikad, amelin hiçbir önemi yoktur” şeklinde bir algıyla “ben her türlü günahu işlerim” demek doğru değildir. İnsan nasıl yaşarsa öyle ölecek, nasıl ölüyorsa da o şekilde dirilecektir.
Dünya hayatında yapacağımız en ufak bir işlem ki Allah muhafaza Mevla Te’ala Hazretleri’ni gücendiren bir eylem olur ki son nefeste bunun faturası ağır olabilir. O yüzden bu bizi rehavete düşürmesin ama bununla beraber şunu da bilmemiz gerekir ki bir insan ne kadar günah işlerse işlesin, işlediği günahı helal diye itikad etmedikçe bu insan münindir. İtikadı haram olduğuna dairse (intiharı helal kabul etmiyorsa) biz bu insana “kafirdir” ifadesini kullanamayız ki intihar etme hakkında akli melekelerini yitirmiş olma ihtimalinden dolayı tevil de vardır.
Bu kişinin arkasından hayır hasenat yapılabilir. Kur’an-ı Kerim okunabilir, cenaze namazı kılınabilir ki bunların yapılması da gerekir. Çünkü günah işlemiş olduğundan daha da muhtaç olma ihtimali vardır. Mümin hükmünün ona vereceğiz.
